Hayallerimizi yaratmanın ilk adımı niyet etmektir, istek olmadan yaratım gerçekleşmez. Elbette daha sonra gerekli adımlar atılacak ve emek harcanacak ama niyetimizi tam olarak netleştirmeden bu yaptıklarımızdan da çok fazla sonuç alamayız.
Bir konuyla ilgili bir niyet koyduğunuzda, net bir beyanda bulunmuş olursunuz, enerjiniz ve dikkatiniz isteğinize yoğunlaşır. Bu sayede attığınız adımlar da isteğinizle uyumlu olur.
Zaten artık o kadar fazla bilgi bombardımanının içinde yaşıyoruz ki, eğer kendimizce bir filtre belirlemezsek maruz kaldığımız bilgilerin sonucunda bir oraya bir buraya savrulmak mümkün. Düşüncelerimizi kendimiz yönetemediğimiz ve dışarıdan gelen etkilere açık bıraktığımız zamansa gün sonunda yorgun bir zihin, sonuçsuz bir koşturmaca ve bıkkınlık hissi kendini gösteriyor.
Halbuki fiziksel olarak yorgun olsanız bile yaptığınız şeyden tatmin olduğunuzda akşamları koltukta huzurlu bir şekilde uzatırsınız ayaklarınızı.” Yorulmuş olabilirim ama değdi” dersiniz.
Peki, bu hissi sağlayan ne?
Bunu sağlayan, ne istediğini net bir şekilde bilmek, bununla ilgili niyetini belirlemek ve adımlarını bu doğrultuda atmak.
Niyet her zaman ilk ve en önemli adım.
Yaşam dediğimiz yaşadığımız günlerin toplamından başka bir şey değil, demek ki her günümüzü kendimiz şekillendirebilsek yaşamımızı da şekillendirmiş olacağız.
Bunun için her sabah o günle ilgili bir niyet belirleyin; o gün en çok neye ihtiyacınız olduğunu düşünüyorsanız, o gün size en çok ne iyi gelecekse…
Birikmiş çok işiniz varsa verimli bir gün geçirmeye niyet edin, görüşmeleriniz varsa karşılıklı anlayışa niyet edin, arkadaşlarınızla buluşacaksanız sıcaklığı ve sevgiyi hissetmeye niyet edin, zor bir gün sizi bekliyorsa kararlı olmaya niyet edin, kendinizle ilgili ertelediğiniz şeyler varsa küçük bir adım atmaya niyet edin…
O gün sizin için en önemli olan neyse, niyetinizi ona göre belirleyin. Herkesin bir öncelik sıralaması vardır. Bu sıralamayı yapmadığımız ve bizim için neyin daha önemli olduğunu belirlemediğimiz zaman önceliklerimiz dış etkiler tarafından belirleniyor. Böyle olunca bizim için aslında daha az önemli olan şeylere de enerjimizi vermeye çalışıyoruz. Ve inanın, enerji israfı:)
Halbuki sabahları gününüzü şekillendirmek için kendinize en az 15-20 dakika ayırabilseniz gününüz çok farklı akar. Önce sahip olduklarınıza şükreder, sonra arzu ederseniz dua eder, gününüzü zihninizde şekillendirir ve bununla ilgili bir niyet koyarak yeni güne başlarsanız çok daha tatmin dolu geçer gününüz. Çünkü niyetiniz netse, adımlarınız da onunla uyumlanır. Ve 24 saati güzel geçirmek için, 15-20 dakika nedir ki?
Sözün özü; yaşam sizi yönlendirmesin, yaşamınıza SİZ yön verin.
Hepinize düşüncelerinizde net olduğunuz ve odaklanmış niyetler belirlediğiniz bir hafta diliyorum.
Yaşamınıza yeni bir yön vermek için destek isterseniz bana ozge@ozgecuhadaroglu.com mail adresinden ulaşabilirsiniz.
Sevgiyle kalın
